Anaokuluna Kolay Alışmanın Yolları (I)

Ailenin gözünde bebek hiçbir zaman büyümeyecek olsa da, okulla tanışacaktır. Çocuğunun okulöncesi eğitim için hazır olduğuna karar veren aileyi bekleyen okul seçimi de halledildikten sonra, aile çocuğunu okula kolayca alıştırmak ve okula gitmesini sağlamaktır. Çevresinden okula başlama süreci ile ilgili sorunlu örnekler dinleyen aileler kara kar ne yapacaklarını düşünürler. Çocuğum benden ayrılırken ağlar mı? Yemek yer mi? Arkadaşlarıyla anlaşabilir mi? Öğretmenini sever mi? Tuvalette çekinir mi? Beni özler mi? Gibi sorular, beraberinde soruları getirir ve bazen endişeler farkında olmadan artmaya başlar.
Okula önce kim alışmalı? Anne mi, çocuk mu?
Anaokulu/Yuva/Kreş/Bakımevi/Anasınıfı/Oyun Grubu… İsimleri değişse de evden sonra çocukların en fazla zaman geçirdikleri yer okullardır. Anne kucağından ayrılıp, anaokuluna başlamak aslında aile için de çocuk için de kolay bir süreç değildir. Kontrol etme dürtüsü her annede az çok bulunur ve çocuk, evin sınırları içinde olduğu sürece evde bir yardımcı/bakıcı/büyükanne olsa bile bu kontrol sorun olmamaktadır. Anne evdeyse çocuğun ne zaman ne yediği, ne giydiği, neyle oynadığı, ne kadar uyuduğu vs. çocukla ilgili her şey annenin bizzat idaresindedir. Anne çalışıyorsa da çocuğu emanet ettiği Kişi inanmalı ki, inandırıcı olabilsin. Anne inanırsa çocuk kabullenir. Kişi gerek sözel, gerekse fiziksel yoklamalarla kontrol edilmektedir. Ama okul işin içine girdiğinde kontrol annenin elinden büyük oranda gitmiştir. Bu durumda asıl soru belki de; “Okula önce kim alışmalı?”dır…
