Hoş Gözüm, Hoş Görürüm

“Yaratılanı hoş gör, Yaratan’dan ötürü” demiş Yunus Emre. “Bazı kimseler güllerin dikeni olduğundan yakınırlar, ben dikenlerin gülü olduğuna şükrederim” demiş Alphonse Kari… “Başkalarının faziletlerine karşı lütufkâr, hatalarına karşı da biraz kör olunuz” demiş M. Prior. “İncinsen de incitme” demiş Hacı Bektaş-ı Veli.

Hoşgörü ile ilgili özlü söz diye yazar ve aratırsanız Google dan çıkar karşınıza sayfa sayfa. Hemen hoop yapıştırırız sosyal medyalarımıza. Altına birkaç etiket. Köşeye çekil beğenileri hemen izle. AMAN YARABBİ! O da ne! Başka bir arkadaşınız. İşte O aynısını kopyalamış paylaşmış! Aç CAPSLOCK tuşunu, yaz bakalım altına yorum olarak ‘’ (keşke özgün bir şeyler bulsaydın şekerim) ‘’ Bitti. Rahatız şimdi. Gerçi dur sırada mahallede oynayan karşı komşunun çocuklarına çok bağırdıkları için iyi bir fırça çekecektik.

Çocuklarda pek bir paspal, alt tabaka bir aile. Muhatap olmaya gerek yok. Onun yerine ödünç aldığı bocamı mı getirmeyen görümcemi arar biraz söylenirim, atarım ayol sinirimi.’’ Der ve devam ederiz hayatımıza. Tabii, hayat buysa.

İnanın abartı değil. İnanın biz yetişkinler böyleyiz. Gözümüz hoş bakmıyor ki hoş görsün. E hoş görmeyen bir ailenin çocuğu ne görsün? Karanlık bir dünya, kendi gibi olanlar erişiyor refaha.  Oysaki biz değil miydik, çocuğu paylaşsın, başkalarını hor görmesin hoş görsün, affedici olsun, sevsin saysın isteyen. İstedik evet biz ne yaptık?

Bana kalırsa lafta kaldı ve hiiiç oralı olmadık. Dünya hala bu kadar karmaşıksa nedeni hoş görmemektir bunu anlamadık. Birinin rengine, birinin cebine, birinin sesine, birinin cinsiyetine takıldık. Oysaki sevgili anne babalar bir bilseydik hoş göz hoş görür, hoş görür hoş gördürürdük.

Önce biz unutan insanlara vakit tanımayı, yanlış yapan insanlara şanslar vermeyi başaralım. Çocuklarımızın yanında nefret duygumuzu biraz bastırıp çözümcü yaklaşımlarda bulunalım. Paylaşmak, affetmek, şans vermek nasıl güzel hissettiriyor bizde yapalım, onlara da bunu aşılayalım. ‘’ Ay bak bu kardeş engelli kolu yok sevinsin, birazcık oyna’’ diyerek dipsiz bir çukurun içine taş atmayalım. İnsanların ruhuna dokunalım ki hayatın çamurunda azıcık tozlanan ellerimiz kirimizi göstermesin.  Biz hoş görelim ki çocuğumuz da bunun ne demek olduğunu görerek öğrensin.

Bu yazıda ‘’ hoşgörülü çocuk nasıl olur ders – 25’’ gibi bir amaç güdülmedi ki maddeler sıralansın altı çizili sözcükler havada uçsun. Bu yazıda tozlu ellerimiz sevgili ailelerimizin ruhlarına dokunsun istedik. Sizde hoş gören, affeden, şans veren, yardım eden, sakin kalan, ayırmayan, ayrıştırmayan, şekline cinsine bakmayan ebeveynler olarak insanı insan olduğundan ötürü seven çocuklar yetiştiriyorsunuz ve bu bizi umutlandırıyor demek istedik.

İnanın kimsenin gözünün şekli, kimsenin dini, kimsenin saç rengi bu dünyayı yönetmeyecek. Bu dünya insana değer veren ve insanı seven çocukların idealleriyle dönecek.

Haydi, sizde bugün kendinizden farklı düşünen, yaşayan insanları gözünüzün önüne getirin ve onlara teşekkür edin. Hayatı renkli kılan farklılıkları sevin ve farklıymış gibi değil hoş olarak görün. Siz hoş görün, çocuğunuza örnek olmanın haklı gururuyla yaşamı sürdürün.

DÜNYA HOŞGÖRÜ GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN…

İpekböceği Anaokulu
Eğitim Koordinatörü
Büşranur PARLAKTAŞ

karabük escort