Yalan Söylememesi İçin Ne Yapmalıyım (II)

Bu yazı bir devam yazısıdır. Yazının 1. kısmı için TIKLAYINIZ
Bu küçük yalanlar çocukların diş fırçalama ya da yüzlerini yıkama gibi yapmak istemedikleri eylemlerde kendini gösterir. Çocuk yıkamamasına rağmen, “Ellerimi yıkadım.” diyebilir. Çocuklar aynı zamanda öğretmenlerinin ve diğer otorite unsurlarının sorduğu ucu açık sorulara da yalanla karşılık verebilir. “Jason sen mi konuştun?”
“Maria başka bir şeyle mi uğraşıyorsun?” gibi sorulara “Hayıf’ diye yanıt verir ve bu yalanın ceza almalarını ve azarlanmalarını engelleyeceğini düşünürler. Öğretmenler de çocuğun bu “Hayır” cevabına, “Hadi dersinle ilgilen” “Yazmaya başla.” gibi ikazlarla karşılık verecektir. Yalan söylemek arkadaşlar arasında da oldukça popülerdir. Olduklarından daha zengin ve iyi görünmek için sahip oldukları şeyleri abartarak anlatabilirler. Bunun nedeni kendilerinden daha iyi durumda olan arkadaşlarına özenmeleridir. Arkadaşları etkilemek için söylenen yalanlar bazen aşırıya kaçabilir. Bu durumda çocuğu gerçeği söylemeye götüren şey arkadaşlarının, “Yalancı! Sana inanmıyorum! Artık seninle oynamayacağım!” gibi sert tepkileridir. Çocuk yalandan bu durumda vazgeçer çünkü arkadaşını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Birçok çocuk gerçeği saptırmasına karşın, bazı çocuklar sıklıkla ciddi yalanlar söyleme eğilimindedir. Bunu yapmalarının en önemli nedeni aile baskısı ve sert disiplinin çocuk üzerinde yarattığı baskıdır.
